Tavsiye Ediyorum Sayfam

9 Ağustos 2020 Pazar

SAKATLIK PSİKOLOJİSİ


Spor dünyasında sakatlanma ve yaralanma maalesef sıkça rastlanılan bir durumdur.Gerek müsabakaların sert ve yoğun olması gerekse yarışmalarda ortaya çıkan burkulma vs gibi durumlar nedeniyle birçok sporcu bu duruma maruz kalmakta ve motivasyonel açıdan düşüş yaşayabilmektedir.


Bilinmelidir ki bu durum her sporcunun yaşayabildiği fakat zihinsel dayanıklılığı sağlam ve tedavisine önem veren sporcuların üstesinden gelebildiği hatta sakatlık veya yaralanma sonrası eskisinden daha iyi performans sergileyebildikleri duruma gelebilmişlerdir.Peki nedir burda önemli olan konular? Birlikte inceleyelim;


1-) Belirsizliğe karşı umutlu olmak


Sporcular sakatlandığında veya yaralandığında tedavi süresi,antrenmanlardan geri kalma,yarışmalardan geri kalma nedeniyle kadro dışı bırakılma riski gibi nedenlerden dolayı endişe içerisinde olabilmektedir.Oysa ki tedavi sürecinin (fizyoterapi,tıbbi fizik tedavi ve psikolojik destek ...gibi) düzgün bir şekilde planlanmasıyla giderek iyileşme sağlanacak ve sporcu tekrar kısa zamanda sahalara dönebilecektir.


Oldu ki işler yolunda gitmedi ve sporcu spordan uzak kaldı veya kadro dışı bırakıldı,bu dünyanın sonu değildir.Hayatta en önemli konunun sağlık olduğunu varsayarsak sporcu belli dinlenme süresinin ardından aktif spora iyileşince her zaman geri dönebilir.


2-) Tedavi süresince yapılabileceklere odaklanmak


Bir yandan tedavi süreci devam ederken tabi aktif antrenmanlara katılamıyorsunuz veya yarışmaları kaçırıyorsunuz.Peki ne yapabiliriz?


Bu süreçte daha önceki postlarda da bahsettiğim zihinsel antrenman uygulayarak sahadan uzak olsanız dahi sanki zihninizde sahada antrenman yapıyormuş veya yarışıyormuşcasına zihninizde canlandırabilirsiniz.Beyin gerçek ile hayali aynı şekilde anlamlandırdığından aynı şekilde zihinsel zindelik ve motivasyonunuzu koruyabilirsiniz.


Olumlu içsel konuşmalardan faydalanın!


Kendinize ne kadar çok olumlu telkin verirseniz o kadar kendinizi iyi hissedeceksiniz.Gece yatmadan önce veya dinlenme esnasında 


‘Ben başarılı bi sporcuyum.Gün geçtikçe iyileşiyor ve eski sağlığıma kavuşarak antrenmanlarıma dönmek için gün sayıyorum’ şeklinde örneğin içsel konuşma yapabilirsiniz.


Sağlıklı ve mutlu sporlar!...


E.Cem Engin

Spor Psk


Yazılar kaynak kullanılmadan kopyalanamaz/alıntılanamaz.  




#sporpsikolojisi #sporsakatlığı #spordayaralanma #sakatlıkpsikolojisi

19 Haziran 2020 Cuma

Liselere Giriş Sınavı(LGS)'na girecek öğrencilere öneriler




Merhaba sevgili okurlar,uzun bir aradan sonra yeniden bir blog yazımla karşınızdayım. Şuan içinde bulunduğumuz pandemi süreciyle ilgili birçok canlı yayınlar yaptık, konuştuk, ettik.Tabi bir yandan hayat devam ediyor ve öğrencileri ilgilendiren bir konu var ki o da sınav konusu.

Ortaöğretim’den liselere geçişin koşulu olan Liselere Giriş Sınavı(LGS)’na son 1 gün kaldı. Bu dönemde tabi ki koronavirüs sürecinin de etkisiyle normalden daha fazla sınav kaygısı yaşamış olabilirsiniz çünkü ortada belirsiz bir süreç vardı, sınavların ertelenip ertelenemeyeceği ,ne koşullar altında yapılacağı, sınavda alınması gereken sağlık tedbirleri gibi normalde sınavın kendisinin getirdiği heyecan ve kaygının üzerine bu konular daha fazla stres yaşamanıza neden olmuş olabilir.

Her ne kadar bu endişeler yaşandıysa artık hazırlık süreci geride kalmış sınav gününe yaklaşmış bulunmaktayız. Artık bence acaba ertelense sınav daha mı iyiydi? pek hazırlanamadık? gibi olumsuz etki eden düşüncelere odaklanmak ve üzerine konuşmak yerine, şimdiye kadar aldığınız eğitim,çözdüğünüz soru bankaları,girdiğiniz deneme sınavlarına güvenip ruhen hazır bir şekilde sınavı bekleyerek bu zamanı değerlendirmek gerek.

Başarılı bir sınav için öğrendiğiniz bilgileri verilen süre içerisinde etkin kullanabilmenin yanı sıra motivasyonunuz tam,kaygı seviyenizin düşük ve odaklanma/konsantrasyonunuzun yerinde olması önemlidir.
Ne kadar olumlu düşünürseniz sınava daha motivasyonel, daha az stresli bir şekilde gireceksiniz.

Sınav öncesi size tavsiye edebileceğim önerileri şu şekilde sıralayabilirim:

- Şu ana kadar öğrendiklerinize güvenin.

- Sakin olun. Bugün olabildiğince dinlenin, isterseniz sosyal mesafeye dikkat ederek açık havada yürüyüş gibi sizi fazla yormayacak etkinlik yapabilirsiniz.

- Gün içerisinde nefes egzersizi ve meditasyon gibi stres azaltmaya yardımcı olacak teknikler kullanabilirsiniz.

- Sınavla alakalı sizi gerebilecek konularda konuşmaktan kaçının.

- Gerçek şu ki,bütün öğrenciler aynı süreçten geçti ve aynı koşullar altında sınava girecekler.Fakat hem yeterince sınava çalışmış hem de motivasyonunu yüksek tutanlar sınavdan başarılı olacaklar.

-  Beslenmenize dikkat edin, midenizi bozabilecek ve sınavda rahatsız edebilecek yağlı,baharatlı yiyeceklerden uzak durun.Ayrıca akşam geç saatte stresten uzaklaşmak için birşeyler atıştırmaktan uzak durun.Midenizi gece rahatsız edip uykunuzu bozabilir.

- Bugün özellikle akşam uykunuzu kaçırabilecek demli çay,kahve gibi kafeinli içeceklerden uzak durun.

- Bu saatten sonra soru çözmek,ders çalışmak stresle birlikte mevcut bilgilerinizi karıştırmaya neden olabilir.O yüzden rahat olun zaten ortaokul döneminizde fazlasıyla ders çalıştınız.Şimdi yarınki sınava kadar zihninizi dinlendirme vakti.

Hepinize sınavda başarılar diliyorum.

Cem Engin
Uzm.Klinik Psk./Spor Psikoloğu

28 Ağustos 2019 Çarşamba

Psikoterapi desteği almak ve arkadaş/eş dost ile dertleşmek arasındaki farklar




Merhaba sevgili okurlar;psikolojik desteğe ihtiyacımız olduğu durumlarda arkadaş ortamı,aile kurumu gibi sosyal destek mekanizmalarının faydalı ve destekleyici olduğu bilinen bir gerçek,fakat sıkıntılı durumlarımızda bir ruh sağlığı uzmanı yerine daha ulaşılabilir ve pratik olan arkadaş çevresi,duygusal partnerimiz,ailemizden alacağımız destek bir profesyonelden alacağımız yardımın yerini tam tutabilir mi? eksikleri veya getirileri neler olabilir? ,bu yazımda biraz bu konuya değinmek istiyorum.

Bir psikoterapist; yaşamakta olduğunuz psikolojik problemleri psikoterapi uygulayabilecek teorik ve pratik eğitim,süpervizyon donanımlarına sahiptir. Lisans ve yüksek lisans döneminde aldığı psikopatoloji, görüşme teknikleri gibi derslerin yanı sıra ayrıca psikoterapi teknikleri eğitimi alırlar.Bu teknikler başlıca bilişsel davranışçı terapi,psikodinamik terapi,cinsel terapi,aile ve eş terapileri,geştalt terapi,psikolojik performans danışmanlığı (spor psikolojisi) gibi tekniklerdir.

Arkadaşlarımız,dostlarımız,büyüklerimiz elbette belli bir yaşam tecrübesinden geçmiş insanlar oldukları için belli başlı konularda bize rehberlik edebilirler,tavsiyelerde ve uyarılarda bulunabilirler ve işe yarayabilir.Fakat bir psikoterapist gibi örneğin depresyon veya anksiyete(kaygı) durumlarında size belli bir yapılandırılmış,formüle edilmiş bir psikoterapi seansı sağlayamazlar.

Psikoterapi seansları yaşam koçları gibi akıl verme,akıl danışma,tavsiye verme yapılan yerler değildir.Yapılandırılmış ve formüle edilmiş en az toplamda 4-5 seans süren haftada 1-2 gün şeklinde psikoterapi seanslarıyla danışanın bilişsel çarpıtmalar ve otomatik düşüncelerinin kırılması,ödev verme gibi teknikler ile farklı düşünme açılarını kendisinin keşfetmesi  bilimsel çalışmalarla sağlanır.

Arkadaşlarınız size genelde ‘ben olsam şöyle yapardım,böyle yapardım veya bu şekilde davranmalısın’ diye tavsiyelerde bulunurlar.Belki doğru tavsiyeler olabilir ama önemli olan nokta ‘kişinin yaptıklarının sorumluluğunun kendisinin alması’ olduğundan bireyde gönlüne sinmeyerek tavsiyelere uyma niyetiyle yapılan davranışlarda ilerde pişmanlık hatta psikopatoloji doğuracak durumlarla karşılaşılabilir.

Bir psikoterapist –yasal prosedürlerin zorunlu kıldığı durumlar hariç – terapi odasında anlattıklarınızı üçüncü bir şahısla paylaşmaz, tanıdıklarına veya onayınız olmadan meslektaşlarına aktarmaz.Gizlilik ve mahremiyetinize saygı gösterir.

Arkadaşlarınız- çok yakın dahi olsa- sırlarınızı asla paylaşmayacak biri bile olsa aklınızda ‘ağzından ya kaçırırsa’ kuşkusu doğurabilir.Psikoterapide bu tarz kuşkulara yer yoktur.

Psikoterapist,terapi odasında aktarmış olduğunuz durumları onaylamayabilir ama sizi bunun için yargılamaz, ayıplamaz, eleştirmez.Sizi koşulsuz kabul ile dinler.Ayrıca size ırk,dil,din,siyasi görüş,cinsiyet/cinsel yönelim gibi konularda ayrım yapmaz.

Arkadaşlarınız anlattıklarınız için sizi yargılayabilir,eleştirebilir.Ayrıca sizin kendisinden farklı siyasi görüş,din,etnik yapı,desteklediğiniz takım gibi durumlar nedeniyle size önyargı içerisinde olabilir bu durum koşulsuz kabul durumunu bozabilir.

Herkese mutlu günler dinlerim..




22 Ağustos 2019 Perşembe

Sürantrenman - Sporda Tükenmişlik




Olimpiyatlara ve büyük yarışmalara hazırlanan özellikle milli sporcular, zamanının büyük kısmını antrenmanlarda, yarış öncesi kamplarda ağır antrenman sürecinde geçirmektedirler. Hedeflerin büyük ve getirisinin – sportif kariyer, madalya, kupa maddi ödüller kazanma, rakiplerinin arasından öne çıkma-  büyük olması sporcularda kazanma baskısı ve tüm yıl boyunca yoğun çalışma ve kondisyonunu koruma arzusu günden güne artmaktadır.
Antrenman dönemleri normalde sezon, sezon içi ve sezon dışı planlanmaktayken şimdi hem sezon, sezon içi ve sezon dışı, hem de bir sezon diğer sezonun hazırlığı olacak şekilde bir bütün hâlinde planlanmaktadır. Sporcu sezon dışında bile olsa diğer sezona formda girmek için ağırlık ve diğer kondisyon egzersizlerini yapmaya devam eder. Dolayısıyla sürekli antrenman yapmaya dayalı bu sistem sporda bazen sürantrenman (overtraining) durumu ortaya çıkarabilir.


Sürantrenman, sporcuların kendilerini maksimum veya maksimuma yakın kapasitede çok fazla antrenman “excessive training” yüklerine maruz bıraktıkları kısa döndü (birkaç gün ya da birkaç hafta süren) antrenmanını ifade eder.
Sporcuların özellikle dönemleme antrenmanı olarak adlandırılan düşük antrenman yüklemesinden sonra yüksek/zorlu antrenman yüklemesine uygulandığı zamanlarda sporcunun normal düzene geçmesi için antrenörler yavaş yavaş antrenmanı azaltırlar. Fakat aşırı yükleme sürecinde bu süreç iyi planlanmazsa psikolojik stres,performansın kötüleşmesi gibi,antrenmana uyum güçlükleri gibi sorunlar meydana gelebilir.

Bitkinlik, Amerikan Tıp Derneği (1966) tarafından “sürantrenmanın ortaya çıkardığı fiziksel olarak hazır olma hâlinin kötüleşmesine neden olan fizyolojik bir durum olarak tanımlanmıştır. Sürantrenmanın sonucunda sporcunun standart antrenman sürecine devam etmekte zorluk yaşadığı durum şeklinde kendini göstermektedir.

Tükenmişlik;

Halsizlik(Exhaustion), hem fiziksel hem duygusal. Hâlsiz enerji, ilgi ve güven kaybı olarak tanımlanır.

Düşük kişisel başarı duygusu,düşük öz saygı,başarısızlık ve depresyon.
Kişilik yitimi(depersonalizasyon) ve değer vermeme(devaluation),kendini yetersiz görme

Bu belirtiler sporcularda görüleceği gibi yoğun iş gücü,yarışmayı yönetme baskısı,stres gibi nedenlerden dolayı spor yöneticileri,antrenörler ve destek elemanlarında da görülebilir.

Tükenmişliğe nedenlerin olan faktörler

Fiziksel faktörler: yoğun antrenman sürecinde dinlenme ve uykuya yeterli zaman ayıramamak,fiziksel gelişimde yetersizlik,düzensiz performans,maç kaybetme

Psikolojik faktörler: Tükenmişlik durumlarının %50’sinden fazlası psikolojik faktörlerden kaynaklanır.(Weinberg ve Gould,2015).
Sporcunun kaygı ve depresyona meyilli olması, yoğun geçen antrenman ve kamp sürecinde psikolojik baskı içerisinde olmak gibi durumlarda sporcular olumsuz etkilenebilmektedir.

Sosyal veya kişiler arası faktörler: Takım arkadaşlarıyla iletişim problemleri, olumsuz aile ilişkileri(aile tarafından yeteri destek görememek, iletişim sorunları), antrenör-sporcu ilişkisi hoşnutsuzluğu, antrenörle iletişim problemleri



Tükenmişliğin Tedavisi ve Önleme
Bütün klinik problemlerde olduğu gibi en önemlisi, tükenmişlik durumu oluşmadan tedbir alabilmektir. Bu konuda da hem sporcu, hem antrenör hem de destek elemanlarının üzerine düşen görevler bulunmaktadır.

Sporcularda kritik durumları gözlemlemek
Sporcunun fiziksel tükenmişlik emareleri göstermesi,stres seviyesi,fiziksel performans düzeyi,antrenmanlara katılımlarda istek ve motivasyonel durumu,sporcunun psikolojik performans,beslenme düzeni,sakatlık durumunun aşılması konusunda destek elemanlarına (psikolog,fizyoterapist,diyetisyen) yönlendirilmesi ve beraber çalışmalar yapılması.

Yarışma ve egzersiz için kısa dönemli hedef belirleme
Sporculara kısa dönemli hedef belirleme,hem uzun dönemli hedeflere ulaşmada özendirici olacak hem de sporcunun kendi performansını anlamasında,uzun süreli hedeflere yönelmesinde aşama olacaktır.

Gevşeme/mola verme:
Sporcu eğer sürantrene durumdaysa kısa bir tatile ayrılması,dinlenmesi tekrar toparlanmasında yardımcı olacaktır.Sürantrene durumda hafif egzersizler dışında antrenmanlara devam edilmesi önerilmez.



Kendini düzenleme becerilerini öğrenmek:
Sporcu otojenik gevşeme egzersizi, imgeleme, zihinde canlandırma gibi psikolojik beceri geliştirme konularını spor psikoloğu ile beraber çalışması, antrenman ve yarışma esnasında tükenmişliğe yol açabilecek olumsuz etmenlerin giderilmesinde yardımcı olacaktır.

Kaynaklar:
Spor ve Egzersiz Psikolojisinin Temelleri,Weinberg ve Gould,Nobel Yayınları,İstanbul,2015


9 Ağustos 2019 Cuma

NBA Ruh Sağlığı Uzmanları ile Çalışacak



NBA Genişletilmiş Ruh Sağlığı Programını Tamamladı,Lisanslı Psikiyatristleri Ekledi
DAVID LIAM KYLE/NBAE VIA GETTY IMAGES
MICHAEL SHAPIRO tarafından,
7 Ağustos 2019

The Athletic’ten Sam Amick’e göre, NBA Çarşamba günü 2019-2020 için genişletilmiş bir ruh sağlığı politikasının olduğunu duyurdu .
Lig ofisinin 30 takımın hepsine birer not gönderdiği ve her takımın gelecek sezon için alması gereken önlemleri açıkladığı bildirildi.
·   Tüm kulüplerin hizmetinde en az bir ruh sağlığı uzmanı bulunmalıdır. Tüm uzmanlar “klinik zihinsel sağlık sorunlarını değerlendirme ve tedavi etme tecrübesine sahip” olmalıdır.
·   Her organizasyon mutlaka ruh sağlığı ile ilgili endişeleri yönetmemizde yardımcı olabilecek lisanslı bir psikiyatrist tanımlamalıdır.
·   Tüm kulüpler mutlaka ruh sağlığı acil durumları için yazılı bir eylem planı hazırlamalıdır.
·   30 kulübün hepsi Eylül’de Chicago’daki ‘Sağlık ve Sağlıklı Yaşam’ toplantısına katılması gerekiyor.

NBA’nin değişimleri,bir grup oyuncunun ligdeki zamanlarının hem öncesi hem sonrasında ruh sağlığı ile olan mücadelelerini açıklamasından sonra geldi. Kevin Love ve Keyon Dooling,The Player’s Tribune’e konuyla ilgili kişisel makaleler yazdı.DeMar DeRozan Toronto Star’dan Doug Smith ile kendi depresyonla savaşını tartıştı.
Komisyon üyesi Adam Silver, şubat ayında ligin ruh sağlığı konusuna vurgu yaptı.

Silver  , Boston'daki Sloan Konferansı'nda “ Bu konuda endişelerini dile getiren NBA oyuncuları ile karşılaştığımda, beni en çok rahatsız eden şey, gerçekten mutsuz olmaları”  dedi . “Bu genç adamların birçoğu genellikle mutsuz”


18 Haziran 2019 Salı

İmgeleme(Zihinde Canlandırma)


Sporcular için zihinsel hazırlık açısından en önemli kavramlardan biri de imgeleme ve zihinsel uygulamadır.İmgeleme(zihinde canlandırma) sürecinin temelinde, deneyimler sonucunda hafızada depolanan bir kısım bilgilerin tekrar hatırlanması ve bu bilgilerin zihinde anlamlı bir resme-görüntüye dönüştürülmesi vardır.*

Sporcu müsabaka öncesi, en iyi derece aldığı yarışmayı düşüp zihninde tekrar yaşar ve başarılı olacağına dair kendisini motive eder.

Zihinde canlandırmaya örnek olarak yarışmanın başarılı şekilde sonuç verdiği, antrenörünün ve arkadaşlarının ona gururla baktığını, şampiyon olmanın memnuniyetinin hazzını hissetmesini hayal etmesini örnek verebiliriz.

Beyin gerçek ve hayali ayırt edemez.Bu nedenle beyni başarıya yönelik motive etmekte hayal kurmak çok önemlidir.

Jack Nicklaus imgelemeyi nasıl kullandığını şu cümlelerle açıklamıştır; “Topa her vuruştan önce kafamın içindeki filmi izlerim. Önce parlak yeşil çimlerin üzerinde duran güzel ve beyaz topu göndermek istediğim yerde görürüm. Sonra, topun oraya gittiğini; topun havadaki yolunu, yörüngesini ve hatta düşerkenki pozisyonunu bile görürüm. Bir sonraki sahnede ise bir önceki görüntüyü gerçekleştirmek için nasıl bir vuruş yapmam gerektiğini görürüm. Kafamdaki bu filmler vuruşa olan konsantrasyonumu ve her vuruşa olumlu yaklaşımımın anahtarıdır.”*

18 kez altın madalya ve 22 kez Olimpiyat Madalyası kazanan Michael Phelps de imgelemenin önemini şu şekilde belirtmiştir: “Olimpiyat seçmelerinden önce çok fazla görselleme yapıyordum. Bunu yapmamın, sahneye çıktığımda, oraya nasıl bir şeyle karşılaşacağıma dair bende bir his oluşturmasına yardımcı olduğunu düşünüyorum.”
İmgelemede bütün duyuların ortak katılımı önemlidir. Genelde görselleme olarak tanımlansa da, kinestetik duyu(içten gelen duyum-hareket duyumu), dokunma ve koklama duyularının hepsi potansiyel olarak önemlidir.*

Örneğin bir kürek sporcusu zihinde canlandırma sırasında yarışma sırasında deneyimlediği suyun sıçraması (dokunma),başarı için duyduğu istek,azim ve heyacan duygusu(kinestetik) gibi etmenleri hayal edebilir.

İmgeleme sporcu için faydalı olduğu açıktır fakat unutmamak gerekir ki nasıl ki fiziksel antrenmanlar tekrarlandıkça öğreniliyorsa psikolojik becerilerin gelişmesi de yarışma ve antrenmanlarda,öncesi,sonrası ve sırasında bolca tekrarlayarak pratik hale getirmekle mümkündür.

Kaynak:
*Spor ve Egzersiz Psikolojisinin Temelleri,Weinberg ve Gould,Nobel Yayınları

SAKATLIK PSİKOLOJİSİ

Spor dünyasında sakatlanma ve yaralanma maalesef sıkça rastlanılan bir durumdur.Gerek müsabakaların sert ve yoğun olması gerekse yarışm...