Her anne-baba çocuğunun okul yaşamında daha başarılı olmasını,arkadaşlarıyla ve sosyal çevresiyle uyumlu olmasını ve başarısını sürdürmesini istemektedir.Zaman zaman bununla ilgili telkin ve tavsiyelerde bulunmaktadır.Fakat hatalı tutum ve davranışlar bazen olumlu yerine olumsuz etkiler de gösterebilir.Bunu 3 temel maddeyle ele alacak olursak:
1-) Çocuğa ders konusunda aşırı baskı ve akranlarıyla kıyaslama
Başarılı kariyer elde etmek ve donanımlı bir okulda okumak için milyonlarca öğrenci lise ve üniversite giriş sınavlarına hazırlanmakta sınavlar,denemeler ile arkadaşlarıyla rekabet ortamına girmektedir.
Öğrencinin derslerinde başarılı olması ve sınıfın ortalamasından yüksek puanlar ebeveynler tarafından elbet istenilen bir durumdur fakat çocuğa yapılan aşırı baskı ve akranlarıyla kıyaslama zamanla çocuğunuzun özgüveninde azalmaya neden olmaktadır.
Yapmış olduğum yüksek lisans tez çalışmamda ebeveynlerinin baskı ve aşırı disiplin uyguladığı çocuk ve ergenlerde anksiyete,depresyon,sosyal içe dönüklük gibi istenmeyen duygusal bozuklukların yanı sıra sosyal sorunlar,düşünce sorunları,kurallara karşı gelme davranışı,saldırgan davranışlar gibi davranışsal bozukluklar arasında pozitif ilişki bulundu.*
Ayrıca bu durum çocukta ‘yetersizlik’ şemasının gelişmesine ve yetişkinlik döneminde sosyal,duygusal ve mesleki yönden özgüvensizliğe neden olabilmektedir.
Çocuğun ilerlemek için referansı diğer arkadaşının başarısı değil kendinin daha önceki durumu ve genel başarı ortalamasının üstü olmalıdır.
2-) Çocuğu korkutmak ve tehdit etmek
Bazen çocuklar yaramazlık yaptıklarında,uslu durmadıklarında anne-babalar tehdit yoluna gitmektedirler.
-Yaramazlık yaparsan doktor amca sana iğne yapar.
-Uslu durmazsan seni polise veririm.
-Yemeğini yemezsen pilavlar arkandan ağlar.
...gibi cümleler çocukta belki geçici olarak işe yarar gibi görünebilir fakat çocukta varsayımsal ve değişkenlerle düşünmeye başladığı,kavramlarla algılayabilme,sentezler ve çıkarımlar yapabildiği soyut işlemsel dönem (11 yaş ve sonrasında yani ergenlik dönemi ile başlayan evre)** henüz gelişmemiş çocuklar gerçek ile hayali ayırt etmekte zorlanacabileceğinden gerçekten de doktorlara,polislere ve diğer üniformalı personele karşı kötü imaj algısı oluşabilmektedir.Bu durum ileride ergenlik ve yetişkinlik hayatında çeşitli fobilerin (iğne fobisi,üniformalı kişilere karşı korku hissetme vs) gelişmesine neden olabilmektedir.
3-) Çocuğu cep telefonu/tablet ile aşırı ilgilenmesini sağlamak
Günümüz dünyasında biz yetişkinler dahil akıllı telefonların,tabletlerin maalesef bağımlısı olmuş durumdayız,canımız sıkıldığında elimize telefonu alıyoruz,paylaşım yaptıkça ve beğeni aldıkça mutlu oluyoruz.Teknoloji günlük yaşamımızda pratiklik sağlamasının yanı sıra aşırı kullanımı ise birçok zararı getirmektedir.Hatta internet bağımlılığı olarak yeni bir bağımlılık çeşidi literatüre girmiştir.
Birçok ebeveyn telefon ve tableti yemek yememe istediğinde veya yaramazlık yaptığında çocuğu susturma aracı olarak kullanmaktadır.Çocuk Youtube'dan açtığı videodaki hayal dünyasında gezinirken ebeveynler rahatça işlerini görmektedirler fakat bu durum çocuğun zihinsel gelişimini olumsuz etkilemektedir.
Michigan Üniversitesi bünyesindeki bilim insanları, araştırmaya dahil olan çocukların MRI filmini çekmiş ve 2 saatten fazla zaman geçiren çocukların beyin zarının inceldiği gözlemlemiştir. Bununla birlikte çocuklarının konuşma becerilerinde ve muhakeme yeteneklerinde ciddi oranda düşüş gözlendiği belirtilmiştir.***
Ayrıca 2012 yılında internet ve sanal oyunlara ilişkin Lin & Zhou tarafından yapılan bir çalışmada internet bağımlılığının beynin duygu işleme, karar verme, dikkat ve dürtü kontrolünden sorumlu bölgesinde yapısal ve işlevsel değişimlere yol açtığı bulunmuştur.(akt.Gündoğ,D)****
Teknoloji çağındayız tabletlerden ve bilgisayardan eğitim,iletişim,bilgi alma amaçlı kullanımında sorun olmasa da internet/oyun bağımlılığı,zararlı içerikler gibi konularda ebeveynler kontrolü ele almalı,hangi sitelerde gezindiğini,kaç saat geçirdiğini,okul başarısı ve sosyal hayatını engelleyip engellemediği konularında dikkatli olmaları gerekir.
Herkese mutlu günler dilerim
E.Cem Engin
Uzman Klinik Psikolog
16.01.2019
Kaynakça:
*Engin,E.C.Bir Aile Hekimliği Bölgesinde Kayıtlı 6-18 Yaş Arası Çocuk ve Ergenlerde Görülen Davranış ve Uyum Problemlerinin;Bu Çocuk ve Ergenlerin Ailelerinin Demografik Özellikleri,Tutum ve Davranışlarıyla Olan İlişkisinin İncelenmesi,2015,İstanbul
**https://hthayat.haberturk.com/blog/haber/1057815-bazi-derslerde-zorlaniyorsa-belki-de-henuz-soyut-dusunemiyordur
***https://www.webtekno.com/bilim-insanlari-ekrana-uzun-sure-bakmak-beyin-zarini-inceltiyor-h60171.html
****http://duygugundog.com/TR/Content/-7642569892.htm
3. madde günümüzde birçok ailenin dikkat edemediği bir konu haline geldi maalesef. Çocuklar gerçek dünyayla ilgili değil. Hepsinin elinde bir tablet ve telefon sanal, sahte bir dünyada eğlendiklerini zannediyorlar. Çok üzücü gerçekten. Ailelerin önlem alması gerek buna. Teşekkürler bu yararlı paylaşımınız için.
YanıtlaSilRica ederim,keyifli okumalar :)
Silİyi noktalara değinmişsiniz fakat bu gibi alışkanlıkları yok etmek için temelden eğitim çok önemlidir. Aileleri bilinçlendirmek, ücretsiz seminerler yapmak, özellikle devlet tarafından bu yönde halkın bilinçlendirilmesi gerekiyor.
YanıtlaSilBu hatalı tutum ve davranışlardan kurtuluruz inşaallah... Bilinçlenmek çok önemli bir şey...Sitenizi takibe aldım, benim siteye de beklerim...Selam ve Dua ile...
YanıtlaSilwww.insanadavet.blogspot.com
Bizden de selamlar,teşekkürler :)
SilBilerek yada bilmeyerek çoğumuz bu tutumu sergiliyoruz ne yazık ki çocuklarımıza
YanıtlaSilAslında niyetimiz onlara zarar vermek değil aksine tam tersi ama doğru saldığımız bazı yanlışlarla çocuklarımıza zarar veriyoruz
Tam da ihtiyacım olan bir makale şu an bu 3çocugum var 18-15-6 yaşlarındalar birinde uyguladığım tutum diğerlerinde ters tepki veriyor sıkışıp kalıyorum bazen
Teşekkür ederim
Rica ederim
Sil